5 Aralık 2022 Pazartesi

Yumi's Cells 2//Kore Dizi Yorumu^^

Merhabalar^^
Geçen Ocak-Şubat aylarında birinci sezonu izlemiş, ikinci sezon için çok heyecan yapmıştım. O sırada ikinci sezon çekildi, Haziran ayında yayınlandı, ben de geçen aylarda izledim.
Beklentimi yükselten kişi tabii ki de Jin Young'du. Çiftimizin uyumları, kimyaları çok güzeldi ama bir dizinin dibine anca bu kadar kibrit suyu olurdu yani.
İlk bölümler çok güzeldi, çiftimizin aşık olması, sonradan yaşananlar ama aldığım yorumlar beni mutlu etmeyince sürekli tetikte izledim.
Bobby'yi(Jin Young) harcıyorlarmış duyumu aldım, bunu öğrendikten sonra nasıl zevk alabilirdim.. :'(
Birinci sezon yorumumu okumak isterseniz burayı tıklaya bilirsiniz^^


 

Yumi eski sevgilisinden ayrıldıktan sonra depresyona girer, sonrasında toparlanması zaman alır ve şirkette beraber çalıştığı Bobby'nin itirafından sonra hayatı bambaşka olur. Bir de işiyle ilgili riskli kararlar vermek zorunda kalacaktır.



Yumi//Kim Go Eun^^
Birinci sezonda yaşadığı aşk, hayal kırıklıkları derken hayatını bir şekilde yoluna koymaya çalışır. Goo Woong'u zor unutan Yumi yavaş yavaş hayatından ona dair anıları da kaldırınca başka aşklara yelken açmak için hazırdır.
Bobby ilk itiraf ettiğinde bocalayan, daha yeni ilişkiden çıktığını düşünen Yumi sonrasında bazı şeylerinde değiştiğini görünce Bobby'ye şans verir ve ilişki yaşamaya başlarlar.
Yumi'nin son zamanlarda yaşadıklarına hak veriyorum ama Bobby'ye yazılan senaryodan nefret ettim ve ne kadar Yumi haklı olsa da sürekli ikisine de kızdım. Gerçi ortada doğru düzgün bir şey yokken fevri davranmasına daha çok kızdım.
Oyunculuğunu zaten seviyorum, bütün karakterlerini çok iyi oynuyor Kim Go Eun. Bu sefer de şaşırtmadı bizi, kızdığında, sevdiğinde, üzüldüğünde her duyguyu bize yansıtarak oynadı. Sadece karakter olarak beni sinir eden yerler oldu. Bir de bir şey için işini bırakması sıkıntıydı, bunu bazı şeyleri yapmadan da devam edebilirdi.



Bobby//Jin Young^^
Yumi ile aynı bölümde çalışan Bobby birinci sezonda uzun yıllar beraber olduğu sevgilisinden ayrılınca boşta kalmıştır ve şirkettekilerin hepsi bekar bir erkek için çöp çatanlık yapmak isterler ama Bobby'nin aklından biri vardır zaten.
Yumi'nin sevgilisinden ayrıldığını duyan Bobby şansını denemek için itirafta bulunur, başta bazı şeyler yolunda gitmese de zamanla Yumi ile sevgili olurlar.
İlişkileri güzel giderken il dışına çalışmaya giden Bobby hiç istemediği olaylar ile karşı karşıya kalacaktır.
Jin Young resmen birinci sezonda güneş gibi doğmuştu, Yumi ile o kadar iyilerdi ki bayılmıştım ama senaryonun saçmalığı hem bana hem de Jin Young'a yakışmadı.
Jin Young'un ilk defa uzun soluklu bir dizisini izledim, oyunculuk, yakışıklılık, uyum vs. kadar güzeldi ki doyamadım, oyunculuğuna doyamadım. En kısa zamanda çok güzel bir diziyle gelsin lütfeeeeen <3



Ahn Bo Hyun//Goo Woong^^
Dizide konuk oyuncu değildi ama dizinin yarısında geldi. Gelişte gelişti yani, hangi birine üzülelim dedim ama bu akıllının yaptığı çok saçmaydı. İlk sezondaki duyguları bu sezonda hissetmemiz ise aşırı saçmaydı. Yani illa para mı olarak ki duygular doruklarda olsun. Saçmaydı kısacası ama dizi de gördüğüme, hatta son kısımlarda ki haline bayıldım. ;)
Üçüncü sezonda olmayacak duyumu aldık, ee artık olmasın artık. Yumi'nin hücreleri değil de, Yumi'nin eski sevgilileri olurdu bu sefer dizinin adı. :P



Jun Suk Ho//Ahn Dae Young^^
Konuk oyuncu olan Dar Young bir yayınevinde hem editör hem de kurucusu olan Dae Young Yumi'nin geçmişinden biridir. Yumi ile karşılaştıkları zaman aklı başından giden Dae Young diziye resmen renk kattı. Bir de hücreleri vardı ki süperdi asdfghjkl
Kendisini Güçlü Kız dizisinden hatırlarsanız, uzun zaman sonra başka bir dizide izlemek güzeldi. :)



P.O//Control Z^^
Çizer olan Control Z çok çatlak ve değişik bir karakterdi. İlk defa izledim diyemem ama hatırlamıyorum da.
Sonradan bir ilişkisi oluyor, yok böyle bir ilişkiye giriş sdfghjkl



Yumi'nin iş arkadaşları.
Birinci sezondan tanıyoruz zaten. Ruby'ye ilk sezonda hiç sevmemiştim, patavatsızlıkları beni çileden çıkarıyordu ama bu sezonda ne ilginçtir ki Ruby'yi sevdim. Hatta aferin kız dedim.
Diğer arkadaşlarında ortadaki adamla ilgili pek değişen bir şey yok ama sağdaki arkadaşı bomba bir olay yaşıyor. :D



Resimler^^


Buradaki örümcek mevzusu on numaraydı, bekliyor muydukkkk
Hayııııırrrr :D




Bu kadar uyum çok fazla arkadaş, bu kadar kimyaa :/





Bakışları, duruşu, sevecenliği ve ince düşüncesiyle çok iyi bir karakterdi.
Ama cidden yazık ettiler gül gibi Bobby'mize -_-



Oğlan ne giyse yakışıyor beee <3






Burada Yumi'nin saçlarını uzatmışlar ama gerçek uzama değil. Aşırı sırıtmış ve benim böyle gözüme batınca hiç hoşlanmıyorum inanın. Tamam uzun saçı gördük, git kestir gibi yap gerçek boyutunu göster yani. :/ Takıldığım noktaya bak ama göz zevkimi yoruyor :/




Bu kız hakkında diyeceklerimi spoiler olarak yazacağım, çünkü anca içimi dökerim ki izleyenler ne demek istediğimi anladı bile.

Spoiler başlangıcı
 Şimdi Bobby ve Yumi'nin sıkıntısı hep bu kız yüzünden. Kız şirketlerine gelen her adama yan gözle bakıyor ki kendisi de ben herkese aşık olurum falan diyor.
Tamam ayran gönüllü olabilirsin ama kardeşim bir bak evli mi, nişanlı mı, sevgilisi var mı vs. 
Neyse hadi yakışıklı, sempatik, yardım sever Bobby'yi ben de görsem bir içim gider ama gidip söylemek nedir arkadaş, bir de patavatsız gibi gidiyor ağlıyor zırlıyor Yumi'ye anlatıyor.
Zaten Bobby'ye anlattığı için o da bir bocalıyor ama yapmayın yaa. O zaman ne Bobby ne de Yumi doğru düzgün sevdi. Yumi Bobby'ye diyor ki ilk bana ne zaman aşık oldun, arka planda hücreler arasında olaylar oluyor ve Bobby unuttum diyor. Neden ya nedeeeeen.
Zaten Yumi unuttuysa bu aşk bitmiştir demiyor mu -_-
Aldatma yok, sadece kafası çok çok az karışıyor. Hiç ilişki yaşamadım, sevgilim olmadım bu durumlarda ne olur bilemiyorum ama bu biraz fazla değil mi?
Go Woong daha onuruyla ayrıldı, böyle minnoş Bobby için yazılan saçma bir senaryoydu.
O yüzden Bobby'yi harcıyorlar dediğimde ciddiye almış olmanız gerekiyordu. :/
Bu kızı mümkünse daha başka bir yerde görmek istemiyorum.
Son yıllarda okuduğum en en en saçma bir karakterdi -_-
Ne kadar nefret etsem az yani -_-

Spoiler sonu





Dizi tanıtımından^^
Bu arada ikisinin kimyası deyip duruyorum ama haklıyım. Mesela dizideki bazı yerlerde öpüşme yokken bir anda kısa öpüşmeler vs. oluyormuş. Tabii yönetmende durmamış, hatta diziye eklemiş. O yüzden diyorum ya cidden uyum, kimya çok iyi.
Yakında sevgiliyiz deyip çıkarlarsa hiç şaşırmam asdfghjkl Olsun da, yakışıyorlar yaniii <3



Gifler^^




Bu sahne kalbimi yumuş yumuş yaptı <3




Bu sezonda da hücreler yine formundaydı :D



Dizide harcanan harcanana.
Mesela böyle güzel sahnelerden sonra saçma devametmesi, son bulması bize hakaret resmen :'(








Bobby bir yerde o kadar üzülüyor, ağlıyor ki. Nasıl güzel yansıttı, içim gitti resmen.
Ve Yumi'nin ayrılma mevzusundan çok Bobby'nin hissettikleri, yaşadıklarına üzüldüm, izlerken işte bu gerçek şeyler dedim. Altta ki gifte ise yıkıldım resmennn :'(




Son^^
Öyle heyecanla beklediğim dizinin böyle bitmesine kalbim kırıldı resmen. Tamam üçüncü sezon gelecek dendi ama birinci sezon gibi bir olay yapsalardı keşke.
Yani bu tarz bir mevzu yüzünden ayrılmaları cidden kalbimizi kırdı ve diziye vereceğimiz altı yedi puanı diplere sürükledi, hiçbir şekilde yüksek puan veremem çünkü izlerken zevk almadım.
Bobby ve Yumi için bir ayrılık olacaktı, bekledim, zorda olsa bekledim ama bunu değil, bu olmamalıydı.
Kısacası sevmedim, sevemedim.
Birinci sezondan daha fazla zevk aldım desem yeridir.
Orada da çiftimizin kimyası yoktu ve üzgünüm ki Go Woong'un da saçma hal ve tavırları diziyi zirveye çıkarmadı ne yazık ki ama inanın onu izlerken daha çok sevdim.
Üçüncü sezon ne zaman gelir bilmiyorum, henüz bununla ilgili bir açıklamada yok gibi ama kısa zamanda gelsinde bitsin artık şu seri. Son sezonu ne kadar beklerim ya da izlerim bilemiyorum.
İzleyenlere sorar ona göre izlerim belki, neyse daha var bunları düşünmeye. ;)
Bu yazdıklarımdan sonra izler misiniz bilemiyorum, ne kadar kötü olmuş olsa da Jin Young'u izlemek çok güzeldi. Onun hatırına bitirdiğim doğrudur yani. Bu yüzden isterseniz bir şans verin, ona göre devam etmeye karar verirsiniz. ;)





Yeni yorumlarımda görüşmek dileğiyle, sevgiyle kalın^^


Buralarda da varım^^



3 Aralık 2022 Cumartesi

The Teacher's Diary//Blogları Canlandırma Projesi Kasım Ayı^^

 Selamlar^^
BCP Kasım ayında öğretmenleri konu alan bir yapım izleyip ya da kitap okuyacaktık. Artık kitaptan ümidimi kestiğimden tek yaptığım bir şeyler izlemek. İzleyeceğim şeye henüz karar vermemiştim, Netflix'de anime ararken sadece diziler vardı ve yetişmez diye devam etmedim.
Ben de internette ararken bu filme denk geldim. Güzel seçim yapmışım, bazı şeyler beni rahatsız etti ama geri kalanı cidden çok güzeldi. :)


Konusu, kimsenin gitmek istemediği okula sürgün edilen iki öğretmen aynı yer ama farklı zamanlarda çalışırlar.
İlk başta Ann öğretmenin gittiği okulda(yüzen okul diyorlar) her şeyi değiştirir, buna öğrencilerde dahil. Suyun üstünde evlerden uzak olduğu için haftanın beş günü okulda kalan öğrencilerle hayat geçiren Ann yaşadıklarını günlüğüne yazar. Bu günlüğü okuyan Song öğretmen ise onun izinden gider ve daha iyi bir öğretmen olmak için uğraşır.
Song günlüğü okudukça yazan kişiyi hem görmek hem de tanımak ister. Ann ise bazı nedenlerden dolayı okula geri döner ve Song öğretmenin yaptıklarını öğrenir ve eski günlüğüne bir şeyler yazdığını görüp okur.


Okul o kadar kötüydü ki yani orayı ne düzenleyebiliyorlar ne de okula döndürebiliyorlar. Sadece yaşanacak yer olarak düzenliyorlar ama bazı şeylerin çıkması iğrençti. Yani ne olduğunu öğrenmek için geri gittim, gitmez olaydım :O
Hele öğretmenin o şeyi çıkarması daha da kötüydü.
Neyse bu tek kötü olan şeydi.
Onun dışında öğrencilerin okula olan sevgileri, öğretmenlerine alışmaları ve desteklemeleri çok güzeldi.
Ve öğretmenlerin yaptığı fedakarlıkları izleyince aslında gerçek öğretmenlerin böyle olmasını gerektiğini izliyoruz. 
Filmde bir tane daha öğretmen vardı, Song öğretmenin yaptığını öğrenince verdiği tepki nasıl bir öğretmen olduğunu ortaya koyuyordu.


Oyuncular
Laila Boonyasak
Sukrit Wisetkaew

Film Tayland yapımı.


Öğretmen Ann^^


Öğretmen Song^^


Öğrenciler^^




O çok meşhur okul :D



Ve o çok meşhur günlük.







İzlerken keyif aldım, güldürürken düşündüren bir filmdi. Yukarıda söylediğim şey dışında gereksiz bir sahne yoktu. Tabii öğretmenlerin yan yana gelmesi için bazı şeylerin olması gerekti ki bu da çok klişeydi.
Genelde bu tarz filmlerde öğretmenlerin çocukların hayatlarına dokunduğunu, onları değiştirdiğini izliyoruz ama bu öyle değildi, yok diyemem ama genelde bu tarz şeyler daha ön planda olur ya burada o çok yoktu.
Ama iyi öğretmen olmak için çok çabaladı iki öğretmende.
Eğer benden önce izlediyseniz ne güzel ama izlemediyseniz eğleneceğiniz bir film bırakıyorum buraya. <3


Kasım ayımız böyleydi, Aralık ayında İskandinav ya da Noel, Yılbaşı yapımlarını izleyip, kitaplarını okuyacağız.
Bekleriz efenimm^^
Son olarak önceden yazdığım BCP yazlarım için buraya tıklayabilirsiniz^^



Başka yazılarımda görüşmek dileğiyle^^



Buralarda da varım^^








28 Kasım 2022 Pazartesi

A Good Day To Be A Dog//Webtoon Yorumu^^

Selamlar^^
Bu sene çok olmasa da güzel webtoon'lar okudum. Bu da onlardan biriydi, hatta okuyalı uzun zaman oldu unutmuşum yorumunu yazmayı.
Konusu nesillerdir süregelen laneti taşıyan kız karakterimiz bir erkekle öpüştüğü zaman geceleri on ikiden sonra köpeğe dönüşüyor ve normal haline dönmesi gerek öptüğü kişiyi tekrardan öpmesi gerek ama kazayla öptüğü meslektaşını tekrardan nasıl öpeceğini kara kara düşünmektedir.
Konu cidden sıra dışı ve K-dramacılar kaçırır mı, en son dizisi çekilecek diye duyduk, hatta birazdan aşağıda kimlerin oynayacağını göstereceğim. Şu anlık akıbeti ne alemde bilmiyorum, bakacağız. :D


 

Erkek karakterimizin adı Jin Seo Won
Kız karakterimizin adı Han Hae Na
Öğrenci karakterimiz Lee Bo Gyeom

İkisi de öğretmen ve ikisi de çok fazla utangaç.
Bir de Seo Won sert ama içiten içe yufka yürekli olması en sevdiğim şey oldu. 
Seo Won için bazı özellikleri var ki aşırı aşırı sevdim ama bir şey diyemeyeceğim :/ Okuyunca anlayacaksınız bence ;)



Hae Na gece aynen şu yukarıda köpeğe dönüşüyordu :D 
Webtoon'daki köpeği de sevmez, ağzını burnunu yemek istemezsin bee Esra asdfghjkl




Şu sahneleri seviyorum yaa, kitap, dizi, webtoon fark etmez^^





Çevirmenlerde ayrıca komikti yaa, seviyorum... Çok kalp^^








Ben bildiğiniz gibi Hayalistic sitesinden okudum, Türkçe ismi Köpek Olmak İçin Güzel Bir Gün. Böyle yazarsanız direkt gelebilir. :)
Eğlenceli webtoonlar arıyorsanız tavsiyemdir^^

Bu arada ben okuduğum webtoonları kitap okumuşum gibi sayıyorum, mesela şu zamana kadar 3-4 webtoon okudum ve ekledim listeme ama 1000 Kitap uygulamasında eklenme olmuyor ne yazık ki. Goodreads sitesinde oluyor ama :/
İstekte bulunmama rağmen baskısı olmayan eserleri ekleyemiyoruz dediler. :/ Üzücü...




Başka yorumlarımda görüşmek üzere, sevgiyle, sağlıkla kalın^^


Buralarda da varım^^

21 Kasım 2022 Pazartesi

Caraval//Stephanie Garber Kitap Yorumu^^

 Merhabalar^^
Nasılsınız? Nasıl gidiyor kitap okuma halleri, artık diziden çok kitap yorumları olduğu için onu soruyorum. :D Beni sorarsanız hızlı okumaya gayret ediyorum ama bazen olmuyor ama akıcı kitap buldu mu affetmem. :)
Caraval serisi üç kitaptan oluşuyor, bunu seneler önce alıp kitaplıkta bekletmiştik. Bundan bir kaç ay önce indirimleri görünce seriyi tamamladık, hazır tamamlandı ben de okuyayım dedim. Konusu çok güzel, okumaya başladığım zaman bu kadar güzel olacağını tahmin etmemiştim, hatta ilk bölümlerde sıradan bir kitap sandım ama nasıl ki karakterlerimiz Caraval'a doğru yola çıktı o zaman farklılığını görüp merakla ve severek okumaya başladım.



Caraval’a hoş geldiniz! Burada duyduğunuz ya da gördüğünüz hiçbir şey gerçekle karşılaştırılamaz. Bu yalnızca bir oyun ya da gösteriden çok daha fazlası. Caraval, bu dünyada bulabileceğiniz, sihre en yakın şey. Çocukken Scarlett, büyükannesinin anlattığı Caraval’ın sihirli öykülerine inanırdı ama büyüdükçe, o masalları ardında bıraktı. Yine de annesi kendisini ve kız kardeşi Tella’yı terkedip, onları zalim babasıyla bıraktığında, Caraval Ustası Legend’a mektuplar yazarak onu ve sanatkârlarını adalarına çağırdı ama bir türlü cevap alamadı. Ta ki yedi yıl sonra, düğün gününden çok kısa süre önce, Legend’dan bir davetiye alana kadar. Özgürlük. Seçenekler. Mucize. Sihir. Caraval’daki oyuna katılır ve tek dilek hakkını kazanabilirse belki de bunların hepsine sahip olabilirdi. Ama korkuyordu Stella. Caraval hayal mi, gerçek mi?


Scarlett senelerdir ninesinden duyduğu masallardan sonra Caraval'a gitmeyi her zaman hayal etmiş, her sene mektup göndermiştir.
Arada seneler geçip, Scarlett evlenmesine günler kalırken hiç beklemediği mektubu aldıktan sonra işler karmaşık bir hale gelir. Babalarından gördükleri zorbalık yüzünden birbirlerine bağlı olduğu kız kardeşi Tella'ya mektubu söylediğinde  hemen gitmek isteyen Tella'yı durdurmak isteyen Scarlett yaşananlardan sonra kendini kaçırılmış, Caraval'ın olduğu adada bulur.
Yanında ise çokta güvenmediği denizci Julian vardır, kız kardeşi ise ondan önce gitmiştir.
Üç gece boyunca oynanacak oyuna başlayan Scarlett bu sırada hem ipuçlarını bulmaya çalışır, hem de kardeşini aramaya başlar.
Scarlett'ı sevdim sayılır ama kendi başına kararlar vermesine bazı noktalarda sinir oldum ama sonuçları tatlıya bağlandığından çok üstünde durmadım. :D
Kardeşi için kendini feda edecek hale gelmesi, bunu gerçekten yapacak olması yüreğime dokundu.

Julian'ın başta sadece sıradan bir karakter sandım ama devamında sürekli ortaya çıkması var bu oğlanda bir şeyler dedim. Zaten sırları, bildiklerini düşünürsek sonunu öyle bekliyor muydum? Hem evet, hem hayır. Buna da değineceğim.
Julian'i de Scarlett kadar sevdim, beni çok şaşırttı ama bu şaşırtmaya hayran kaldım.


Tella hakkında çok yanıldım çooook. Neden yanıldım, iyi mi, kötü mü onu da okuyun öğrenin. Çünkü okumanızı çok istiyorum.
Kızların zorba babası ve bir tane kont var ki dayaklıktı. Bu kadar iğrenç bir karakter görmedim, kesin diğer kitaplarda yine çıkacak ama nasıl çıkacak göreceğiz.

Kitabın dünyasına hayran kaldım, uzun zamandır böyle sihirli kitap okumamıştım. Sihirli elbiseler çok güzeldi, sırlarını, korkularını öğrenip onların karşılığında bir şeyler vermeleri kitabı ilginçleştiren şeylerdi.
Yani o sihirli dünyayı hayal etmek zor değil ve filmi olsa ne hoş olurdu, düşüncesine bile o kadar çok heyecandım ki. Şimdi yazdığımı yanlış anlamayın, filmi falan yok ama olursa var yaaa on numara beş yıldız olur. Fanartlarına bakınca baya popüler bir kitap olarak gördüm, bence olur yaa, olmalı, istek değil ihtiyaç. <3


Yazarın kalemi çok akıcıydı, bir akşamda iki yüz sayfa okudum diyebilirim. O kadar heyecanlı şeyler oldu ki bir baktım bırakamıyorum kitabı.
Sihir konusunu seviyorsanız, farklı dünyaları okumak istiyorsanız okuyun ama bence bunları sevmeseniz de okuyun yani. Ben çok sevdim, bu yılın en en en güzel fantastik kitaplardan biriydi.
Sonunu az çok tahmin ettim, tahmin etmeden beni şaşırtmasını çok isterdim ama olsun böyle bile çok güzeldi. Kitapta eksik şey çeviriydi, bazı cümleleri anlamadığım için geçmiş olabilirim.
Devam kitaplarında farklı şeyler olacakmış, konularını okuyup anladım. İnşallah aynı bunun gibi güzel olur, gerçi bu sihirli dünyayla devam ederse her türlü okunur.
Belki onları bu kitaptan daha çok severim, belli mi olur. Bu arada kapakların güzelliği der yorumumu bitiririm.



Kitaba Puanım 5/5^^




Alıntılar^^

Julian'a dair ilk izlenimleri hatırladı Scarlett: uzun, genel hatlarıyla yakışıklı ve tehlikeli; tıpkı göz alıcı bir şişedeki zehir gibi.


*****

Aldığı eğitimler sırasında Scarlett'in babası onun bir düzine farklı dilde uygun şekilde teşekkür etmeyi öğrenmesini istemişti ama o sırada, öğrendiği o sözlerin hiçbiri yeterli gelmiyordu Scarlett'e.





Başka yorumlarımda görüşmek dileğiyle^^
Sevgiyle kalın^^


Buralarda da varım^^