Ren Kitap etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Ren Kitap etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

17 Kasım 2022 Perşembe

Balkabağı ve Tarçın//Betül Güçlü Kitap Yorumu^^

 Merhabalar^^
Bundan bir kaç ay önce yine Betül Güçlü'nün bir kitabına yorum girmiştim, hatırlayanlar ne hızlı yazar diyebilirsiniz ama önceden okuduğum kitap yıllar önce çıkmış, şimdi yayınevi değiştiğinden tekrar basılmış, ama yeni düzenlemesiyle. O kitabın yorumumu okumak isterseniz burayı tıklayabilirsiniz. ;)
Bu kitap ise yazarın yıl içerisinde çıkardığı yeni kitabı, kendisi güz mevsiminde kitap çıkarmayı çok seviyor ve bunu adet edinmiş durumda. :D
Bu tarz kitaplar daha çok bahar, yaz aylarında okunur ama biz seni böyle kabul ettik yazarcığım. :D
Kitabın ismini, kapağı gördüğümüz ilk anda vurulduk. Gerçekten çok güzel tasarımlara imza atıyor Arife, tasarımlarını görmek isterseniz instagram hesabını takip etmenizi öneririm. :)
Kitabı gelecek olursam çok çok çooook güzeldi, her anlamda doyduk desem yeridir. Yazarın kendini her kitapta geliştirmesi, karakterlerin tekdüze değil de farklı oluşları kendisini hep bir adım önde götürüyor bence, çünkü karakterleri gerçekten çok tatlı ve sıra dışı. :D



Farklılıklarımız bizi aynı noktada buluşturabilir mi? 
Birce Eren kendine ait iyi özellikleri sıralarken listenin en başına sorun çözme becerisini koyardı. Aniden evsiz kaldığında aynı durumda olan üç kızla bu sayede eve çıkmış, birbirinin tamamen zıddı olan kızların kavga etmeden yaşayabilmesi için bu beceriyi sonuna dek kullanmaya karar vermişti. Neşeli ve arkadaş canlısı doğasıyla herkesle anlaşabileceğini düşünürken huysuz alt komşusuyla iletişim kuramamak öz güvenini sarssa da kolayca pes etmeyecekti.
Barış Kaan Erbey etrafında gerçekleşen olaylara tepkisiz kalan, sessiz, içe dönük ve mantığın sesinden ayrılmayan biriydi. Dinozorlar hakkında saatlerce konuşabilirken başka herhangi bir konuda onunla sohbet etmek neredeyse imkânsız hale geliyordu. Az konuşur, az güler ve sık sık da pervasız dürüstlüğüyle karşısındakileri zor durumda bırakırdı.
Eğer hayat mantık çerçevesinde ilerleseydi Birce ve Barış’ı yan yana düşünemezdiniz. Fakat işin içine kalp girdiğinde neler olacağını kim bilebilirdi?
Eğlenceli, sıcak, aşkın ve dostluğun en güzel halini barındıran keyifli bir gençlik romanı.

Ailesinden uzak bir ilde okumaya başlayan Birce yurdunun kapanmasından sonra dışarda kalır ve kalacak hiçbir ye bulamaz. En sonunda aynı sıkıntıdan muzdarip olan diğer üç arkadaşıyla yıkık, dökük bir ev bulur. Her şey tamam derken bir de ev sahibinin çekilmez biri olması işleri zorlaştırsa da avukat adayı olan yeni ev arkadaşı hakkından gelir.
Eve taşındıktan sonra yeni arkadaşlarıyla anlaşmaya çalışan Birce zamanla aslından dördününde birbirlerinden çok farklı olduğunu fark eder.
Alt komşuları ise erkek evidir ve hal hatırdan anladıkları için arkadaş olurlar.
Aralarından sessiz, sakin, umursuz davranan Barış ise Birce'nin radarından çıkamaz, çünkü aşırı soğuk olması pozitif kişiliğine terstir.
Birce'yi çok sevdim, bazı davranışları aynı bendim yaa sdfghjk Tabii bazen Barış'ın halinden anlamamasını hem garipsedim hem kızdım. Tabii bazı şeyleri bilmeden önceydi bunlar. Yine de o duruma rağmen trip atmadı değil sdfghjkl
Seviyom kız senii :D
Ama Birce en çok Betül Güçlü'ye benziyordu, yazarımız resmen kendini yazmış :D


Barış hakkında diyeceğim çok şey var aslında ama bazı şeylerin spoiler olacağını bildiğimden kısa keseceğim.
Birce'yle olan iletişimine bayıldım, yani Birce gibi enerjik, her saniye konuşan biri için Barış çok çok farklı geliyor ama zamanla birbirlerini tanımaları, Birce'nin bazı şeyleri üstelemesi bence olayların farklı gelişmesine olanak sağladı. Yani bu ilişki Birce'nin sayesinden başladı dersek yalan demiş olmayız.
Dinozorlara olan takıntısına hayran kaldım, inanın o kadar takıntılı olmayı düşünemiyorum bile asdfghjk
Bu arada dinozorlar hakkında zerre bir şey bilmiyormuşum, Barış şu an gelip anlatsa inanın oturur dinlerin. Çok değişik varlıklarmış cidden :D

Evin diğer kızları, Çiçek, Jülide ve Bensu ise gerçekten birbirlerinden farklı karakterlere sahip genç kızlardır.
Çiçek küçük bir kasabadan ve masum oluşundan dolayı duygusal, sessiz sakin bir kızdır.
Jülide bakımlı, kendi dışında kimseyle ilgilenmeyen biridir.
Bensu ise avukat adayıdır ve bununla sert mizaclıdır. Ev sahibi dahil herkesin korktuğu Bensu aslında diğer kızlardan farklı değildir. Çok çalışmasından ünlü olan Bensu'yu kitapta gerekli yerlerde ve bazen ayyy noluyor, noluyorluk durumlarda okuduk.
Ama arkadaşlar yazarımız acı haberi verdi, kızları yazmayacakmış..
AMA NEDEEEEEEENNNNNNN???????!!!!!! :'((((((((
Hepsini sevdim ve hepsinin kitapta farklı ilişkileri, hayatları vardı. Okusaydık ne güzel olurdu. Resmen elinden şekeri alınmış çocuk gibi kaldım ortada, far görmüş tavşan gibi...
Betül'cüğüm, yazarım okursan eğer ne olur bize acı ve yaz şu kızları sdfghjk Hepsi ayrı ayrı olmasına gerek yok, tek kitapta olur, tercihim Bensu'dan yana ama, okuyan anladı beni. ;)

Tam mevsimine uygun bir kitaptı, balkabağı, tarçın, kahverengi renkler vs. Zaten kapağa vuruluyoruz. Bu nasıl bir kapak, ne Arife böyle güzel kapaklar çıkarmaktan usandı, ne de biz sürekli övmekten.
Ama sonuna kadar hak ediyor, emeğine sağlık^^
Çok eğlendiğim, bilgilendiğim, buram buram bilgi ve emek kokan bir kitaptı. Emek kokuyorum diyorum çünkü Betül o kadar ince eleyip, sık dokumuş ki her şeyi araştırmışta yazmış. Böyle kitapları çok seviyorum zaten. Sadece Barış'ın dinozor aşkı değil bu arada, başka yeni şeylerde öğrendim şahsen.
Zaten Betül'den hiçbir zaman sıradan bir karakter bekleyemem, illa ki değişik bir şey olacak. İşte buna da ayrıca bayılıyorum...
Aşk ise kitapta çok farklıydı, o yüzden ona çok değinmek istemedim ama sadece şunu söylemek isterim ki o aşk taa yüreğinize dokunuyor... :'( <3


Gözü kapalı öneriyorum, okuyun, okutun benim gibi hayran kalıp çok seveceksiniz.
Betül'ün daha ilk kitabından bu zamana kadar ki kitaplarını okudum, ilk kitabından bu kitabına kadar ki gelişimi o kadar güzel ki gözlerim yaşarıyor, çok gurur duyuyorum. İstisnasız bundan sonra çıkaracağı bütün kitaplarına böyle yorumlar yazacak gibiyim, inşallah yenilerini okumak kısmet olursa.
Daha çok yazsın, daha çok okuyalımmm^^



Kitaba Puanım 5/5^^



Alıntılar^^

"Birce," dedi Mecnun gülümseyerek. "Sana başımın bağlı olmadığını söylemekten mutluluk duyarım. Lütfen bunu evdeyken yüksek sesle tekrarlar mısın?"
"Duvarlara karşı mı?"
"Hayır, çiçeklere karşı,"


*****


"Neden öyle bakıyorsun?"
"Seni ikna etmeye çalışıyorum."
"Bundan hoşlanmadım."
Omuzlarım düştü. Elimdeki her şeyi kullanmıştım. Pes etmenin eşiğinde, hayal kırıklığıyla cevap verdim. "Bakışlarımdan mı?"
"Hayır. İkna olmaktan."


*****


"Çok renkli bir yüzün var. Çok...dağınık. Dağınık şeylerden hoşlanmam. Onları toparlamak, bir düzene sokmak isterim. Tanıştığımızda sana bakarken sürekli bunu düşünüyordum ama artık onlar dağınık beneklerden ibaret değil, onlar senin. Yüzündeki çiller de senin gibi renkliler. Bende hiçbir renk yok, bu yüzden senin böyle olmanı seviyorum."


*****


Barış beni güzel buluyordu. Bütün renklerimle beraber.
Ve ona aşıktım. Bütün farklılıklarıyla beraber.


*****


"Mecnun'u teselli ediyorum."
"Sen mi? Nasıl?"
"Varlığımla."


*****


"Benden hoşlanıyorsun, ben de senden hoşlanıyorum. Üstelik elini tutmayı da çok seviyorum. Sevgilim olsana."





Yeni yorumlarımda görüşmek dileğiyle^^
Aşkla kalın^^



Buralarda da varım^^

31 Ağustos 2022 Çarşamba

Bir Bahar Akşamı//Kübra Nur Kitap Yorumu^^

 Selamlar^^
Nasılsınız? Benim yine kitap yorumlarım birikti ve eritmek için hemen yazmaya başladım, inşallah tez zamanda yazar yayımlarım. Kitabımız Ren Kitap'ın yenilerinden. Yazar Kübra Nur ile de tanışmam Üç Yapraklı Ahududu kitabı ile olmuştu. Kalemini sevdim ve çıkardığı kitapları takip etmeye başladım. Üç Yapraklı Ahududu'dan sonra yeni seri ama ayrı şekilde okunabilir olan Bir İstanbul Gecesi ile başladı. Bu yazdığım iki kitabı da çok seviyorum ama benim en favorim, en sevdiğim Bin Bela Bir Karanfil.
Bu kitabımız ise serinin üçüncü kitabı, son kitabımız kaldı ve onu da bu kitaptan sonra daha çok merak etmeye başladım.


Murphy Kanunları’nı biliyorsunuzdur. Mutlaka bir yerlerde duymuşsunuzdur. Bizlere hayat hakkında negatif şeyler söyleyen o sevimli kanunlar bunlar. Mesela bir tanesi der ki “Bir işin ters gitme olasılığı varsa o iş mutlaka ters gider.” Bir başka kanun da bunu görür ve artırır. “Birkaç şeyin ters gitme olasılığı varsa bunların arasında en kötü sonuçlar doğuracak olanı ters gider.” Bütün bunların bu kadarla sınırlı kaldığını düşünmek isteyebilirsiniz elbette, bu sizin hakkınız. Fakat ne yazık ki Murphy kötü haberler vermeye devam eder ve ekler. “Bir şeylerin ters gitmesi bir doğa kanunudur. Bu yüzden her şey yolunda gidiyor gibi görünüyorsa dikkat edin; mutlaka ters giden bir şeyler vardır!” Geniş bir ailenin sevgiyle, el üstünde tutularak ve kalp kırıcı her şeyden özenle sakınılarak büyütülen kızı olmak güzel bir şeydi, kimse aksini düşünemezdi. Fakat hayatımın bir noktasında kendi yolumu çizmem gerektiğini, başarıya ulaşmak için sınırları zorlamam gerektiğini ve gerçek aşkı yalnızca kalbimi ona tamamen açarsam bulabileceğimi biliyordum. Bilmediğim tek şey bütün bunları İstanbul’un küçük, sıcak bir mahallesinin orta yerinde bulacağımdı. Nereden bilebilirdim ki? İnanın bana, Murphy bile başıma gelen bazı şeyleri ve Âdem Arman gibi bir adamı öngöremezdi.


Bahar, kuzenleri, arkadaşları ve kardeşleriyle güzel bir hayat yaşamaktadır. Bu güzelliğin yanında bir de sevdiği, istediği mesleği yapması onu daha da mutlu eder. İşinde daha yeni olması sebebiyle yeni fırsatlar arayışında olan Bahar sonunda Adem Arman'ın takı tasarımlarını taşıyacak mankenlerin kıyafetlerini Bahar tasarlamak için başvurur ve en kısa yollar Adem Arman'la görüşmeyi kafaya koyar. Sonunda kapalı çarşıda dükkanında Adem Arman'ı gördüğünde bundan seneler önce aynı taksiyi paylaşmak zorunda kaldığı adam olduğunu anlar.
Hem ona hem de yakışıklılığına şaşıran Bahar ilk dakikada Adem Arman'dan etkilenir, yani kendine itiraf etmese de biz anladık. :D
Bahar enerjik, heyecanlı, duygularını hemen belli eden biridir. Tasarımları konusunda kendine güvendiğinden işleri halletmesi öyle güzeldi ki gurur duyduk resmen. Sonra Adem Arman'ı o kadar güzel anlattı ki aşık olduk beeee
Ama kendisi bile bize ayar verdi resmen, Adem Arman'dan sadece bir tane vardı, onu da ben kaptım dedi. ÜZDÜ.
Bahar'ı sevdim, çok tatlış bir karakterdi. Hayallerinin peşinden koşması, onun için çabalaması ve Adem Arman'ı çok güzel sevmesi hepsi çok güzeldi.


Çiftimizle ilk kitapta tanışmıştık ama Adem Arman'ı Nehar'a yardım ederken Bin Bela Bir Karanfil'de az biraz daha tanıdık.
Daha oradan, hatta taksi mevzusunda vurulduk kendisine. Yani Allah'a emanet deyişi, mahalle abisi tavırları ki buralar çok tatlı ve komikti. Hele bir teyzelerin evden kaçışı vardı ki evlere şenlik. :D
Saatlere olan tutkusu, Bahar'ı sevmesi off ki ne off <3
Bir bölümü Adem Arman'ın (Bu arada böyle soy ismiyle söyleyince daha cool oluyor 😍😊) gözünden okuyoruz ve o fotoğraf mevzusuna nasıl düşmeyelim arkadaşlar siz söyleyin. 😭😭
Bahar kadar sevdim ve onun kadar aşkına hayran kaldım. Böyle de sevilmez yaaa.
Yazdıkça aklıma sahneleri geliyor ve böyle de düşüyoruz resmen. <3
Mesela yüzük mevzusu... 😍😌💓
Allah'ım ne diyebilirim ki, böyle güzel sevdalar hayırlısıyla bize de nasip et...
AMİNNN <3


Kübra Nur'un kalemini gerçekten çok seviyorum, konu seçimleri, karakterin güzelliği falan cidden beni benden alıyor. Böyle hayattan kısa bir süreliğine kopuyorsunuz ve tatlı, eğlenceli ve imrenerek kitabı okuyorsunuz. Uslanmaz bir romantik, romantik-komedi aşığıyım ne yapalım. <3
Eğleniyorum arkadaşlar, içim kıpır kıpır oluyor. Böyle aşklar gerçekte yok kandırmayalım kendimizi ama kitaplarda çok güzeller.
Kitabımız mahalle kitabı desek yalan olmaz, Bahar'ın kahvehaneye gidişi, ikizleri tanıyamaması, teyzelerin içine düşmesi, kekler yapması hepsi çok güzeldi ve okumaktan zevk aldım.
Sadece rahatsızlığım devam ettiğinden çok kitap okuyasım gelmedi, o yüzden elimde birazcık sürünmüş olabilir.

Diğer karakterlerde Ateş ve Nehar'ı okumak iyi geldi ama o son bölümde yıllar sonlaya gidişinde Ateş ve Nehar'ın halleri bir miktar değişik hissettirdi beni. Nedenini bilmiyorum ama onları öyle hayal etmek mi, bilemedim. :D Ve Bin Bela Bir Karanfil'i tekrardan okumak istedim. Okumak isteyen olursa bana mesaj atmış ortak okuma yapabiliriz. :)
Zeynep vardı mesela. 😌 Neler neler oluyor. Bir de son kitabımızın çifti Hera ve Can var ki aşırı merak ediyorum ya, bir kaç olay yaşandı kitapta ve neler olmuş olabilir diye çok merak ediyorum. Yazarımız heyecanlanalım diye hiç ipucu vermedi son kitap hakkında iyi mi. :/


Kitapta en sevdiğim sahne Bahar'ın hiç tahmin etmediği yerde Adem Arman'ı karşısında görmesi ve yüzük sahnesi. Bu arada yüzük dedikte Bahar'ın babası ve abisi ne fenaydı ya. :D Sadece Bahar'a değil Nehar'a da çok çektirdi bu ikili. :D
Neyse sahnelere geçelim asdfghjkl
Koleksiyon mevzusuna bayıldımm <3 Ve en son ki bölüm 💓💓💓
Kaleminin akıcılığı, karakterini çok iyi yazması ve bittikten sonra var mı yaa böyle aşklar diye sorgulamamız(bu biraz insafsız oluyor ama) deyişimiz. Hepsi güzelliğinden. :)
Başta seri olarak dedim ama kitaplar birbirine bağlı değil, tek başına okuyabilirsiniz. Tabii önce ki karakterlerimizi devam kitaplarda görüyoruz ve önceden yaşananlar illa ki yeni kitaplarda yer alıyor. Bu tarz bir spoiler yemek istemiyorsanız sıralama olarak devam etmenizi tavsiye ederim. :)
Son olarak kapak! Arkadaşlar yok böyle bir şey yaaa. Arife yine ve yeniden çoook güzel bir iş çıkarmış. Baktıkça içimiz açılıyor resmen. Sonra iç kapak, ayraç falan. Ne bileyim ilerde kitap çıkarırsam kapak tasarımlarımı Arife yapsın isterim, öyle bir yetenek maşallah^^
Yazarın diğer kitaplarının yorumlarını okumak için Tık Tık^^


Kitaba Puanım 5/4^^





Alıntılar^^


Aşk bazen çoktur. Bazen birdir. Bazen de hiçtir. Bunu kabul etmemiz gerekiyor.


*****

Dilerim onun penceresi de senin güler yüzüne açılıyordur.


*****


Adem hafif alaylı bir gülüşle, "Bana dünya dar geliyor, ancak mahalleye sığıyorum,"


*****
"Hoş bir sürpriz oldu," dedi.
"Seni evimde bulmak yani. Birdenbire bana ait yerlerde belirip durmana bayılıyorum."






Başka yorumlarımda görüşmek üzere, sevgiyle kalın^^




Buralarda da varım^^


30 Haziran 2022 Perşembe

Normalin Ötesinde//Becky Wallace Kitap Yorumu^^

 Selam^^
Kapağı ve konusuyla ilgi çekici olan Normalin Ötesi kitabını sonunda okudum, ilk ikiz okuyup sevmişti, ben de ondan heveslenip en kısa zamanda okumak istedim. Çerezlik kitaplar kategorisinde olabilir. İlk başladığım zaman hızlı okuyup bitiririm diye düşünmüştüm ama nedense biraz ağır gitti kitap. Konu olarak güzeldi ama eksik bir kaç şey vardı, o eksikliği hala çözemedim. Yani çift güzeldi tamam, konunun da gideri vardı ama işte bir şey eksikti işte. :D


Biri ayaklı bir facia. Diğeri tam bir gönül hırsızı.
Bu durumda nasıl bir terslik çıkabilir ki?
Maddie McPherson, hem Illinois eyaletinde yaşadığı Normal şehrinden hem de “normal” kardeş olmaktan çok sıkılmıştır.
Bir sportif pazarlama şirketinde staj yapma imkânını bulduğunda, nihayet dahi ağabeyinin gölgesinden kurtulma imkânını yakalar.
Ayrıca bu şirketin kendisi için yazacağı bir referans mektubu da onun hayallerindeki üniversiteye yerleşmesini sağlayacaktır.
Ancak şirket ona, genç ve medyatik futbol yıldızı Gabriel Fortunato’nun imajını düzeltme görevi verdiğinde her şey bir anda değişir. Maddie onu tanıdıkça aslında genç yıldızın düşünceli, çok yönlü ve fazlasıyla sadık bir yapısı olduğunu keşfeder.
Şirketin işi konusunda ona yaptığı baskı, duygularını riske atmasına değecek midir?


Konusunda karakterler hakkında az çok bahsetmiş, ben genel olarak bana ne hissettirdi onu yazacağım. Maddie tatlı bir karakterdi ama konuya baktığınızda ailesiyle sıkıntılı bir genç kız sanırsınız ama öyle değil. Sadece abisi ondan daha zeki ve anne, babası kızlarının normal düzeyde bir insan olarak gördüğü için abisine davrandıkları gibi davranmıyorlar, o da bundan rahatsız olduğu için teyzenin yardımıyla staja başlar. Dediğim gibi konudaki gibi olay o kadar abartılacak gibi değildi, dedim herhalde sürekli bir dışlanma var ama seviyorlar ailesi Maddie'yi. Bu güzeldi, sadece konuya göre tam tersi çıktı.


Gabriel İtalyanlı ünlü bir futbolcudur. Gelin görün ki yaşadığı sıkıntılarla ilgilenende Maddie'nin şirketidir ve gelin görün ki bu arkadaşla da Maddie ilgilenecek. İlk tanışmaları aşırı utanç verici ama aksi olarak çokta tatlıydı. Gabriel'i severdim ama daha fazla okumuş olsaydım. Oğlan başrol karakteriydi ama gelin görün ki çok az okuyabildim. Bence kitaptaki eksikte bu olabilir. Ortaya çıktığı anlarda Maddie ile olan iletişimleri, bakışmaları aşırı tatlıydı. Yaptıklarının sebepleri illa ki vardı ama doğru düzgün bir sonuca bağlanmadı. Yani bu kadar olaylı birinin sadece haklı çıkması şu gece kulübünden çıkma olayı mıydı yani? Eksikler aşırı fazlaydı ama çiftimiz yan yana gelince çok tatlı oluyorlardı, bunları daha çok okumak isterdim.
Bir de piyano sahnesi vardı, orası beni benden aldı... <3



Diğer karakterlerden teyzeyi bir sevdim, bir sevemedim karışıktı yani. Maddie'nin bir arkadaşı oluyor şirkette, hemen samimi olmaları beni kuşkulandırdı okurken ne yalan. Nasıl biri çıktı, okumak isterseniz öyle öğrenebilirsiniz. :)
Genel olarak sevdim ama dediğim gibi kitaptaki eksik şeyler çok fazlaydı. Bitirdiğimde evet güzeldi, beğendim ama bir eksiklik var bu kitapta dedim. Sonu beni tatmin etti, olması gereken gibi bittiğini düşünüyorum. Yazarın kalemi de güzel, akıcı, keyif alıyorsunuz okurken. Tek üzüldüğüm dediğim gibi çiftimizi az okumak oldu, hani dizi-film izleyince çiftin kimyasına hayran kalırsınız ya ben de kitapta bu çiftin kimyasına hayran kaldım. Devamı olur mu, belki. Eğer yazarın öyle bir niyeti varsa çiftimizi daha fazla göstersin lütfen^^




Kitaba Puanım 5/3,5^^





Başka yazılarımda görüşmek dileğiyle, sevgiyle kalın^^










20 Nisan 2022 Çarşamba

Bin Bela Bir Karanfil//Kübra Nur Kitap Yorumu^^

 Merhabalaaar^^
Şu an dün gece bitirdiğim kitabın yorumunu yazıyorum ve nasıl üzgün olduğumu anlatamam. Çünkü, NEDEN BİTTİ Kİİİİ??? Yazarın bundan önce Üç Yapraklı Ahududu ve Bir İstanbul Gecesi kitaplarını okumuştum. Bir İstanbul Gecesi'nde dört kuzeni, arkadaşları anlatan seri gibi bir şey. İşte ilk kitabın sonunda yazar bizi merakta bırakıp geri kalan üç karakterimizin hikayelerinden bahsetmişti. İşte orada Nehar ve Ateş'ten az biraz bahsedip alın bu bilgiyle ne kadar bekliyorsanız bekleyin demiş, bekledik hem de NE heyecanla! Konusu, kapağı ve karakterleri ile beklediğimize değen bir kitaptı. Bitirirken vaaay be dedim.


İnadım, merakım ve birtakım tasvip edilmeyen huylarım yüzünden şu fani dünyada başıma gelmeyen yalnızca birkaç şey kaldığını size kıvançla bildirmek isterim sevgili pencere önü çiçeklerim. Başıma ne işler açtığımı size tek tek anlatacağım fakat aramızda kalacağına dair bana söz vermek zorundasınız. Çünkü babam, peşime bir avuç tarihi eser kaçakçısını taktığımı ve onlardan köşe bucak saklanırken Ateş Arıkan’ı da bu işe dâhil ettiğimi öğrenirse beni bir kuleye kapatır. Hem de bir prenses olduğum ve korunmaya ihtiyaç duyduğum için değil, aksine etrafımdaki zavallı insanları benden ve benim belalı başımdan korumak için.
Ben Nehar Erarslan. Tarihe ve Ateş’e ezelden beridir sevdalı, her iki sevdası yüzünden de olmadık işlere bulaşan, insanlara tuhaf isimlerle seslenen ve her nasılsa kendini sürekli akıl almaz olayların ortasında bulan Nehar Erarslan.
Bu da benim tarihi eserlerle, kovalamacalarla ve içimdeki yanardağdan taşan aşkla dolu hikâyem. Eğer sırrımı tutacaksan ve bütün bu karmaşaya hazırsan, başlayalım mı?


Nehar ilk kitapta İzmir'e gideceğini Ateş söylediğinde başına bunların geleceğini bilseydi ağzını dikerdi de söylemezdi. Yüksek Lisans için gittiği İzmir'den kaçarcasına İstanbul'a dönünce bu çıkmazı kazasız belasız atlatmak zorundadır ama nasıl? İstemeden de Ateş,'i, en yakın arkadaşları Azra ve Feza'yı bu işe bulaştırır. İlk olarak araştırma yaptıktan sonra gittikleri İzmir'de bir sürü maceraya atlarlar. Hem korku hem de heyecanla geçen bu sürede ise Nehar'ı kendinden geçiren Ateş'te hep yanındadır. Ateş'i her gördüğünde eli ayağına dolanmasına rağmen çoğu olayları tereyağından kıl çeker gibi halletti.
Nehar, ele avuca sığmaz bir karakterdi. Tabii daha fenalarını okudum, onların yanından çok geçmiyor ama diğer sakin arkadaşları ve kuzenlerinin yanında sürekli başını belaya sokan sadece kendisi olunca göze batıyor.
Ateş'e olan sevdasına BA YIL DIMMMM!!
O kadar güzel yazmış ki yazar kaç para ulan bir Ateş diyesimizi geliyor sayın Fighting dostlarım. Off be yaşar mıyız ki böyle :'(
Neyse, akan göz yaşlarımızla yorumumuza devam edelim..:'(
Ateş'in sürekli beladan onu kurtarması huy olduğundan bu macerada da yan yana olurlar ama gelin bunu bir de Nehar'a sorun. Bir gün gülüyorsa ikinci gün aşkından ağladı kız, yerlerde süründü(mecazi anlamda :P). Bu kısımları okuyana kadar Ateş'in davranışlarını biz bile anlamıyoruz, tabii güzel jestler var ortada ama Nehar her zaman böyle şeyleri bildiği için çokta üstünden durmuyor. Aslında böylesi daha iyiydi, Nehar'ın sürekli niye öyle yaptı, niye böyle dedi demesi sıkardı. Bir de anlamaz bu jestleri falan toptan beni sinir ederdi. Yaşadım yakın zamanda, biliyorum, hiç hoş değil -_-


Ateş, ismi gibi ele avuca sığmayan, her yeri ateşe veren biridir diye düşünebilirsiniz ama isminin aksine, sessiz sedasız, kendi işine bakan, etliye sütlüye karışmayan bir kimsedir. Sadece söz konusu Nehar olunca onun yaptıklarına, yapacaklarına karışmada özgürdür çünkü her zaman birbirlerini anlayan ikili olmuşlardır. Nehar'ın bulaştığı olaydan hemen kurtulması için elinden geleni yapan Ateş bu olaydan sonra neler olacağını merak etmektedir.
Ateş hakkında yazacak O KADAR ÇOK ŞEY var ki ama spoiler olur arkadaşlar, çok söversiniz bana asdfghjkl o yüzden fazla uzatmıyorum burayı. :'(

Feza ve Azra, muhteşem ikizler. İkisi de aşırı çatlak, Feza'nın asilzade davranışları, Azra'nın başına Nehar'la sürekli iş birliği yapması bunlar eğlenceliydi.
Kitabımız il dışında olduğu için kuzenlerle bir araya gelemiyor bizimkiler. O yüzden fazla bir karakter yok kitapta.


Kitabı aşırı, aşırı, aşırııııı sevdim. Beklediğime değdi, hatta onun on katı kadar beni beni memnun etti. Nehar'ın platonik aşkı, Ateş'in Nehar'a kırılacak cam vazoymuş gibi dikkatli, incitmeden davranması, onu koruyup, kollaması kitaptaki en güzel yerlerdi. Macera dolu Amerikaaa şarkısını, macera dolu İzmiiiiir diye değiştirebiliriz. :) Yaptıkları planlar, olaylar eğlenceliydi ama daha çok aksiyon beklerdim ne yalan. :D Böyle Nehar neredeyse bela orada iddiasının altının daha çok dolmasını isterdim. Tabii cani değiliz, karakterimiz az soluklansın ama macera adlı romana göre biraz sakin geçmiş olabilir. Bunun dışında biz razıyız bu kitaptan arkadaşlar. :D

Hele yazarın bize kıyak geçtiği, Ateş'in ağzından anlattı yerler... Düşüyoruuuuuuz, tutan yok muuuuu??????
Kitapta belki de en sevdiğim yer oldu, zirvedeydi, resmen arşa çıkardı desem yeridir. Ve, üzümlü kekim Ateş, kuzum sen neler çektin? Ahh bee, yazarcığım kalbimizden vurdun bizi. Okurken aşırı duygusala bağladım, işte budur dedim. Yani, şu an o kısımlar hakkında HİÇBİR ŞEY yazamıyorum ama bana göre kitabın can damarı oydu. 
Off be yazsam neler neler dökerim şuraya ama, ama yapamam, olmazzzzz...


Her sayfasıyla beni tatmin eden, üçüncü kitabı merak ettiren, eğlendiğim, heyecanlandığım, üzüldüm, ne aşklar var bee dediğim, biz de yaşar mıyız diye iç çektiğim nadide eserlerden biriydi. Ben bakar bakar güzelliğine ağlarım be. 
Şimdi şu güzelim yorumdan sonra okuyup sevemedim diyen olursa kırılmam, üzülmem. Sonuçta herkesin bir kitaptan beklentisi farklı. Mesela Ben İmkansız Aşklar İçin Yaratılmış şarkısını kendime armağan edebilirim, çünkü öyle. Nerede imkansız aşk var oradayım, acı çekmeyi seviyorsam demek ki. :P Tabii bir kesin ayılıp bayılırken, bir kesim bu mu be diyebiliyor haliyle. Yaşadım yakın zamanda mesela. :D Kısacası tercih meselesi, ben beklediğim ama olmayan bir kaç şey haricinde çok iyi buldum, bulamadıklarım da nazarlık olsun be. :D
O yüzden ilk olarak yazarın bundan önce çıkan kitaplarını okumanızı tavsiye ederim. Seri olduğundan değil, hatta yukarda da dediğim gibi diğer karakterler sadece olması gereken yerlerde vardı, diğer türlü varla yok arası bir şeydi. Birbirinden bağımsız kitaplar ve olaylar mevcut. O yüzden gönül rahatlığıyla okuyun derim ama, yine diyorum eğer beklentim senin gibi olsun diyorsanız ilk kitabı okuyup, buna devam edin derim.


Tahminimce sıradaki kitap Nehar'ın ablası Bahar'ın hikayesi olacak gibi, o olsun, onu istiyoruz be hacılaaaaar asdfghjklşi
Ve kapak. <3 Arkadaşlar şu kapağa bakıp düşmeyen varsa güzellikten anlamıyor derim. Tasarımı Arife Şeyma Gök'e ait, maşallah diyelim de nazarlara gelmesi, yok böyle güzellik çünkü. Kitabı sevmeseydim bile sırf kapak yüzünden kitaplığımda tutabilirdim. :)
Son olarak kitabın en arkasında geçen müzik listesi. Okurken en çok Göksel'den Baksana Talihe ve Levent Yüksel'den Zalim şarkılarını dinledim. Bu kadar mı uyumlu olur yaaaa bu kadar mııı :D



Kitaba Puanım 5/5^^





Alıntılar^^

Ben Ateş'e bakarken sadece bakışımla ona serenatlar yapıyordum. O ise dümdüz bakıyordu işte. Diğer tüm insanlar bana bakıyorsa öyle. 


*****


Hayatta imkansız olan bazı şeyler vardır; insanlar uçamaz, filler zıplayamaz, zürafalar ses çıkaramaz. Ece Nehar Erarslan da Ateş Arıkan'ın ona uzattığı eli geri çeviremezdi.


*****

Ateş için ağlarken Ateş'le beraber midye yemeye gidiyordum.


*****

"... Eğer ben dünyaysam sen ancak güneş olabilirsin. Işığınla bana yaşam veriyorsun."


*****

"Seninkinden ayrı bir hikayem yok benim. Hiç olmadı."






Buraya kadar okuduysanız cansınız beeee, Çoook kalp^^
O zaman başka yorumlarda görüşmek dileğiyle, sevgiyle kalın^^



Buralarda da varım^^






29 Mart 2022 Salı

Kitap Alışverişi//Son Aldıklarımız Part 1^^

Merhabalar^^
Nasılsınız? Bahar geldi ha, ne dersiniz? Yani buralar hala soğuk, çiçekler açmadı ama güneşe bile şükrediyoruz çünkü özlemişiz <3 Sizin oralar nasıl?
Yazımı gelecek olursam, Instagram hesabımda yeni gelen kitapları hemen paylaşıyorum ama buraya paylaşana kadar bir iki tanesini okumuş oluyorum. Burada da okuduklarım var ama alalı çok olduğu için az okumuşum. :/
Yine bir sürü alışveriş yaptık, onlarda daha sonra inşallah^^
Kitapları D&R'dan, BKM'den, Amazon'dan ve Kitap Yurdu sitelerinden aldık, hepsinden biraz yani. :D Kısacası ortaya karışık bir şeyler olmuş, hepsi de çok iyi geldi. Hadi o zaman bakalım kitaplar neler?? <3



Aşk Dileği^^
Yazarın ilk aldığım kitabı, konusu da çok güzeldi ve okuduğum ilk kitap. İlk yarısı güzeldi, sonrasında ise merak ettiğim kitap bu muydu dedim. :/ Beğenmedim açıkçası, tabii ikiz okur beğenir mi onu kendi bilecek. :) Seri bu arada ama birbirinden bağımsız. :)
Amazondan bu kitap.



Kader İkizim
Yazarın ilk kitabı Ruh Öküzüm kitabını okumuş çok sevmiştim, senelerdir bu kitabı almak istemiştim ama olmamıştı. Amazon'da ucuza bulunca kaptık. :) Çok merak ediyorum ama beklentimi yüksek tutmayacağım, belki birinci kitap kadar güzel değil. :D



Oz Büyücüsü
İkiz aldı, filmini küçük yaştan beri her zaman televizyonda izlemiştik, çokta severdik. Bakalım filmi gibi mi, çok merak ediyorum. :)



Fareler ve İnsanlar
Yine ikiz aldı ve okudu bile. Sevmiş, ben de en kısa zamanda okumak istiyorum. Kısacık bir kitap zaten. 



Vadideki Zambak
Klasik olmazsa olmaz ve yine ikiz aldı. Lise zamanında başka bir yayınevinden vardı elimizde, öğretmenimizden almıştık sanki, o baskıyı çok severdim ama daha önüme hiç çıkmıyor. :/ Arayıp bulmam lazım, uyguna olursa onu da alırım. :)




Arkadaşlar Arasında Lafı Olmaz
Bu ve bundan sonraki kitaplar set olarak 5 kitap aldık, 20 ₺ verdik hepsine. :) İkiz okuyor ama ben henüz okuyamadım bu setlerden. :/ Bu kitapta cit-lik tarzıydı herhalde, öyledir inşallah :)




Tepetaklak
Kapağına vurulduğum kitap, konusuna çok bakmadım, umarım güzeldir. :) 



Beastly
İlk orijinal kitap aldığımız zamanlarda almıştık ama sonradan birilerine gönderdik herhalde. Şimdi o aldığımız fiyatın kaç katına inmiş(nasıl cümle ama, siz anladınız bence ;) ) hemen listeye ekledik. Filmi de güzeldi, kitabı da. Almak isteyenler olursa alabilir. :)



Su ve Ateş
 İkiz seçti bunu da, hakkında hiçbir şey bilmiyorum ama kapak güzel, ilk ikiz okusun ona göre karar veririm. :D



Sonbahar Öpücüğü
Disney'in Haydi Çalkala dizisindeki Bella Thorne'nin kitapları. İlk İkiz okumuştu, o bile bilmiyordu sonradan öğrendi. Birinciyi beğenmişti ikinciyi aldık, ben de yakın zamanda okurum artık. :)
Kitap Yurdun'dan aldık bu kitapları. 



Ve büyük seri, Cam Şato serisi <3
Yeni yıla girmeden önce almıştık, zamlar gelmeden önce :D İlk iki kitap vardı, bi en son kitap kaldı ama onun içinde beklemek lazım. Aşırı pahalıydı, daha da pahalı oldu. :D
En kısa zamanda okumak istiyorum inşallah^^



Savaşçı Varis



Büyücü Varis
Savaşçı Varis ve bu kitap seri, Amazonda indimde olunca aldı ikiz, ben de laptop minderi aldım. Benim ki daha pahalı oldu ama o da aldı alacağını. 
Umarım sever, ucuzdu ama güzel olursa tadından yenmez. ;)



Bin Bela Bir Karanfil
Listede okuyup en sevdim kitaptır kendisi, ama var yaa çok güzeldi. Henüz yorumum gelmedi ama siz şimdiden alın. :) D&R'den aldık, o zaman hem kargo kod indirimi hem de romantik kitaplarda indirim vardı, 37'ydi herhalde yalan olmasın o kadara almıştık. :)
Şu an BKM kitapta da 37 ama kargo var, yine de öneririm. ;)




Kitaplar böyle, daha daha iyiler sizin olsun^^
Bu arada genelini İkiz almamış mı? Her zaman bana der sen daha çok alıyorsun diye, bu işte bir terslik var sdfghjk Ona sorsak sen o fiyata bir tane alırken ben 3-4 tane alıyorum diye, haklı^^

B arada alıyoruz ama bir haftada anca kitap bitiriyorum, kim bilir ne zamana okuyacağım bunları. Bir günde bir tane kitap bitirmek istiyorum yaaa -_-


O zaman başka yazılarımla görüşmek dileğiyle, sevgiyle kalın^^


Buralarda da varım^^