13 Temmuz 2023 Perşembe

Crash Landing On You//Kore Dizi Yorumu^^

 Selamlar^^
Geç yazdığım konusunda burada uzun uzun bir şey yazmayacağım ama valla usandım inanın. Bazen taslakları silip yazmak istemiyorum ama ama işte bloguma ve size olan saygımdan dolayı başladım yazmaya. Kalp siz^^
Bir de zorlanıyor olsam da seviyorum dizi yorumlarını yazmaya. :)
Dizimizi izlemeyen bir ben bir de kdrama izlemeyenler kaldığını düşünüyorum. Aslında ilk bölümü izlemiş bırakmıştım, sonra devam etmeye karar verdim, o kadar uzun zaman oldu ki neden devam etmeye karar verdim onu bile bilmiyorum. :D
Dizi cidden güzeldi, sonuna kadar izletti. Zaten çiftimizin gerçekte evlenmesi, çocuklarının olması diziyi daha güzel yaptı. Her dizimin çifti evli ya da başı bağlı değilse shiplerim. Allah affetsin bazen başı bağlı olanları da shipliyorum. Ahh o kimya asdfghjklş
Dizimizi zaten bilen biliyor, Kuzey Kore ve Güney Kore'de geçen bir dizi. Kuzey Kore kısımlarını izleyince oyy bir daralma geldi, Allah o ülkede yaşayanlara sabır versin. Valla çok zor bir ülke ki bu sadece tahmin edilen bence, birebir her şeyi nasıl bilsinler.
Bunlara rağmen güzeldi, cidden sevdim. :)



Konusu;

Dizi, bir Güney Koreli kadın ile bir Kuzey Koreli adamın arasındaki aşk hikâyesini konu almaktadır. Güney Kore'deki bir holdingin mirasçısı olan Yoon Se-Ri (Son Ye-Jin) yamaç paraşütü yaparken sert rüzgâr nedeni ile Kuzey Kore’ye acil iniş yapmak zorunda kalır. Burada, Kuzey Koreli bir subay olan Lee Jung-Hyeok (Hyun-Bin) ile karşılaşır. Lee Jung-Hyeok, Yoon Se-Ri’yi koruyup gizler ve bu süreçte gönlünü Yoon Se-Ri’ye kaptırır.

Güney Kore Sineması sitesinden alıntıdır.



Son Ye Jin//Yoon Se Ri^^
Ülkesinin en başarı kadınlarından biri olan Se Ri aile şirketlerinin yeni varisi olması için gün sayarken bir gün paraşütle gezintiye çıkmak ister ama işler ters gider ve iki ülkenin sınırından geçerek Kuzey Kore'nin ormanlarında kaybolur. O sırada bir kaç askerle karşılaşır ve bütün kirli çamaşırlarını öğrenir. Bu sebepten dolayı askerler Se Ri'yi sınırdan geçiremez ve ülkede gizlice kalmak zorunda kalır. Başta ne askerler ne de Se Ri ortama alışır ama zaman geçtikçe birbirlerine alışır, arkadaş olurlar.
Askerler diyorum çünkü dizide her ne kadar çiftimiz ön planda olsa da diğer dört askerde bence başroldü. :)
Son Ye Jin çok tatlı bir kadın, Hyun Bin akıllılık etsinde kadını elinden kaçırmasın. Tabii huy olarak bilinmez ama çok iyi bir çift oldular, Allah nazarlardan korusun sdfghjklş
Daha dün kameraların karşısına çıktı, maşallah yaaa Çocuk doğurmuşa bin şahit ister <3



Hyun Bin//Lee Jung Hyeok^^
Kuzey Kore'de yüzbaşı olan Jung Hyeok bir gün ormanda karşılaştığı garip kadından kaçar ama daha o dakika kendisinin başına bela olacağını az çok anlamıştır.
Kendi ve erlerinin yaptığı hata yüzünden Se Ri'yi bir süre gizlemek ve sınırdan geçirmek isterler ama çok zordur. Bunların yanında mahalledeki kadınların ve düşmanlarının baskıları yüzünden sevgili rolü yapan Jung Hyeok ve Se Ri'nin hisleri zamanla değişir.
Uzun zamandan sonra Hyun Bin'in dizisini izledim, özlemişim. Hatta inanın en son Secret Garden'da izledim. Ondan sonra böyle güzel, izlemek istediğim bir dizisi olmadı. Zaten çok dizisi de yok, diziden çok filmi var.
Hyun Bin'ciğim müthiş bir karın, (kesin çok tatlı) bir çocuğun var bunların kıymetini bil ve diğer ayrılan çiftler gibi olmayın. Bir de şöyle Secret Garden gibi bir dizi çek beee, nasıl güzel olur ama. :'(



Kim Jung Hyun//Koo Joon Hee^^
Ülkesinde dolandırıcılık yapan Joon Hee Kuzey Kore'ye kaçmak zorunda kalır, orada rahat bir hayat yaşamaya odaklanmak ister ama ne mümkün. Düşmanları peşine düştüğünde kaçmak isterken daha çok çıkmaza giren Joon Hee sonunda aşık olduğu kadın için bambaşka kararlar verecektir.
Bu karakterimiz hakkında diyeceğim çok şey var ama spoiler olduğundan oraları es geçiyorum.
Diziye resmen renk katmıştı, zaten maşallah yakışıklı da. Daha çok sahnesi olmasını isterdim ve bu saçla başka bir dizi çekmeli. İstek değil ihtiyaç asdfghjklş



Seo Ji Hye//Seo Dan^^
Jung Hyeok'un ailelerin karar verdiği şekilde nişanlısı olan Seo Dan aşık olmasa da Jung Hyeok'la evlenmek ister ama mahalledeki kadınların dedikoduları sonucunda Se Ri'den haberdar olur ve bazı planları yapar. Bunların sonucunda Joon Hee ile karşılaşan Seo Dan'un hayatı çok karışır.
Bu kadın çok tatlı ama baştan beni çok sinir etti, tabii hak veriyorum ne yazık ki. Tamam aileler arası bir anlaşma ama üzüldüm yani. Zaten bahtsız bir kişi kendisi, neden olduğunu izleyenler anladı. :/



Ve o bizi güldüren dört erimiz^^
İsimlerini yazmama gerek var mı? asdfghjkl
Çok uzun olduğundan es geçiyorum burayı.
Hepsi birbirinden komikti, bir tane daha dahil oluyor ama bunu söylersem spoiler olur. Onu daha çok izleyip öğrenin derim.
Bu arkadaşlar bir sebep yüzünden Güney Kore'ye geçiyorlar. İzlemeniz gerek, hem çok tatlılardı hem de üzüldüm bee. :/
Çiftimizden sonra diziye renk katanlar olduğundan bence hepsi başrol. :)



Mahallenin gülleri, sümbülleri, bülbüleri asdfghjklş
Yüzbaşıya olan tavırları çok komik ve sinirdi ama sonradan olanları izleyince çok tatlı geldi hepsi. Diziye renk katan bir diğer gruptu. :D



Kendisini tanımayan yok o yüzden ismi geçiyorum sdfghjk
Dizide konuk oyuncuydu ama şu tipe bakar mısınız? O sahne asdfghjk



Resimler^^



Üniformada kendilerine pek bir yakışmış ama ben bunu değil diğerini tercih ediyorum :D


Şu sahne sdfghjk



İlk romantik anlar <3


Se Ri'nin şüphelenip ilk Jung Hyeok'a yedirmesi ama haklı :D



İşte bu üniforma favorim <3


Güney Kore'de ünlü olan şeyleri Kuzeydeki erlere anlatması, göstermesi, onlarında ilgiyle dinlemesi çok güzeldi yaaa <3




Birileri nasılda yapıyor kalpleri falan sdfghjkl




Ya sana gülmek yasaklanmalı, karın nasıl izin veriyor yaaa sdfghjkl





Bu kadın gerçekten çok güzel ve ne giyse, ne oynasa çok yakışıyor. Duru bir güzelliğinin olması da ayrıca maşallahlık mevzu. Ayy çocuklarını çok merak ediyorum yaaa <3
Bu arada giydiği şu kıyafetlere bakar mısınız? İşte dizilerdeki zengin kesim böyle giyinir, fakirler giyince hoş olmuyor ne yazık ki :P



Bu sahnenin bi fotoğraflarını gördüm, sahne hiç aklıma gelmiyor ya :D
Ama çok iyi değil mi? <3


Dizinin basın tanıtımında^^


Gifler^^



İlk karşılaşma :)



İlk temas :D


Ama ya ama böyle de olmaz :D


Böyle de çok iyi mesela :D



Ne kadar sert görünse de resmen kalbi pamuk gibiydi <3





Sakın sakın ev hanımı, köylü dizisi çekme Son Ye Jin abla, sana ceoluk, patronluk, klaslık yakışıyor :D


Ay bu kadınında şu asaleti <3


asdfghjklş



Şimdi bu kadar güçlü ve başarılı bir kadının illa ki düşmanları olacak. Buna değinmeyi unuttuğumdan sonu yazmadan buraya geldim. :D
O düşmanların kim olduğunu tabii ki söylemeyeceğim ama öğrenince şok oldum. Bu kadar kötü olunmaz. 




Asil kadın yaaa 





Bu sahneden sonra gelişen olayların komikliği sdfghjkl



Şu sahnelerin güzelliği ve komikliği. Her şeyin kısıtlandığı bir ülkede büyüyen insanların bir anda her şeyin serbest olduğu, teknolojinin geliştiği ve çeşit çeşit yemeklerin olduğu bir ülkeye giderlerse böyle olur. Bu konu hakkında belki bir spoiler kısmı yazarım, çok ihtiyacı var bu dizinin spoilera. :)



Bu çiftimiz başrollü bir dizi çekmeli kesinlikle. ;)





Sona geçmeden önce biraz spoiler yazalım. ;)

Spoiler başlangıcı

Şimdi dizimizin bir yerinde bütün Kuzey Kore'liler Güney Kore'ye gidiyor ya, oradaki mutlulukları, çoğu şeyle yeni tanışmaları falan cidden güzeldi ama üzücüydü de.
Ama işte bir yerden sonra dizinin hayal ürünü olması farklı şeylerin olmasını istetiyor. Mesela dizinin sonunda iki ülke barışsaydı ve karakterlerimiz rahatça gidip gelseydi ülkelere?
Sonrasında çiftimizin son bölümde yılda bir kere buluşması bu güzelim diziye yakıştı mı? Tamam iki ülke arası sıkıntılı ama dediğim gibi hayal ürünü, bunu daha farklı yapabilirdiniz. :/
Neden böyle gizli aşk modunda bitti dizi anlamadım. Yaşlanana ya da birinden biri vazgeçene kadar böyle mi devam edecek yani?
Tamam kdrama dizilerinin sonları saçma ama bu en saçması olmamış mı? İzleyenler desin hele asdfghjk
Bir de Joon Hee'nin saçma şekilde ölmesi ve Seo Dan'ın bir kez daha terk edilmesi kötüydü yani.

Spoiler sonu


Ya maşallah nasıl güzeller <3
Nasılda doğal ve güzeller. Cidden Kore'nin en iyi çifti diyebiliriz. ;)



Ve son^^
Dizi eğlenceli, güzel, yeri geldiğimizde üzüldüğümüz, duygusal insanların belki de ağladığı dizilerden biriydi. Karakterler olarak hepsi çok iyiydi, resmen o karakter için seçilmiş gibiydi. Gerçi evet seçiyorlar ama bu kadar uyumlu olunmaz. 
Genel olarak evet sevdim ama spoilerda yazdığım şeyler yüzünden tatmin oldum diyemem. Hayal ürünü bir diziyse öyle yapsalardı güzel olurdu.
İzlemeyen varsa eğer bakmanızı öneririm. ;) Gerçi sadece ben kalmışımdır izlemeyen demiştim başta, kesinde öyledir ama varsa da netflix'de var izleyebilirsiniz. ;)





Bir yorumun daha sonuna geldik, başka yorumlarımda görüşmek üzere^^
Sevgiyle ve aşkla kalın^^




Buralarda da varım^^










11 Temmuz 2023 Salı

Madam Bovary//Blogları Canlandırma Projesi Haziran Ayı Film Yorumu^^

 Selamlar^^
BCP için bu ay çok geç kaldığımın farkındayım ama temizlik, bayram, yaza giriş vs. derken inanın anca şu an izleyip yazabiliyorum. :/
Fransız Edebiyatının önemli eserlerinden biri olan Madam Bovary'nin filmini izleyip yorumlayacağım. Aslında kitabı okudum ama ben diyeyim 11, siz deyin 12 yıl. İlk uzun soluklu kitap okumaya bu kitapla başlamıştım. Valla cesaret ister, nasıl başlamışım aklım almıyor. Gerçi bir ayda anca bitirmişimdir ama okumuştum. Bir de kitabın ağır olmasını göz önünde bulundurursak valla iyi cesaretmiş :D
Ama şu an deseniz ki ne hatırlıyorsun, hiçbir şey :D
Filmini hiç izlemedim, peki bir şey anladım mı? Onu devamında anlatacağım. ;)



İyi kalpli ve sıradan bir hayat süren doktor Charles Bovary'nin yüksek idealleri ve aşırı lüks tutkusu olan karısı Emma Bovary'nin, yaşamın tekdüzeliğinden sıyrılmak için girdiği durumları ve yaşadığı ilişkileri konu alır. Yazar, karakterlerin iç dünyalarını açıklarken realizmin gözlemci yönünü kullanmıştır.

D&R sitesinden alıntıdır^^


Filmi ne yazık ki sevemedim.
Karakter olarak zaten sevemedim ama oyunculuk olarak da bir garipti. Yani o psikolojik bunalımı hissetmekten çok oyuncunun saçma hal ve hareketlerini izledim.
Mesela Madam Bovary bir bunalımın içinde ve kendini dışarı atıyor, zaten ıssız bir kasaba, eğlenceler yok, bununla beraber eşide çok fazla karısına destek olmayınca mutluluğu eve ve kendine yeni eşyalar, kıyafetler alarak bulmaya çalışıyor. Bununla beraber bir de aşkı dışarda arayınca ipler kopuyor tabii ki.
Şimdi unuttum falan dedim ama kitabı okuduğumuz zaman karakterimizin girdiği bunalımı çok iyi okurduk ama filmde olmamış, yapamamışlar. Yani neden böyle davranıyor, neden daha ilk dakikada aşkı, sevgiyi dışarıda anlıyor çok anlamıyoruz. Tamam eşi de çok ilgisiz ama ne bileyim biraz daha inandırıcı şeyler olabilirdi. Kitapta detaylar illa ki mevcuttur.

Oyuncuyu Jane Eyre'de de izledim, orada çok iyiydi, demek ki oyuncudan çok senaryo ya da yönetmenle alakalı bir durum var. Bunu daha iyi öğrenmek için diğer yapımlarını izlemeyi düşünüyorum.


Çiftimizin evlenme anından bir fotoğraf. Madam Bovary aşırı bencil bir insandı, yaptığı bazı şeylerde bencilliği ön plandaydı ama sonradan onun başına gelenler. Yani birinden yedin kazık, diğeri iyi mi olacaktı?
Film biraz Madam Bovary'nin psikolojisine önem vermektense daha çok mutsuz bir kadının ihanetini anlatmış gibime geldi. Sevemedim yani.






Madam Bovary'nin kocası.
İkinci Adnan Ziyagil diyebilir miyiz? Evet, diyebiliriz asdfghjkl


Ama filmdeki kıyafetlerine bayıldım, çokta güzel taşıdı. <3








Filminden çok kitabını okumanızı tavsiye edeceğim bir yapım oldu. Klasik bir kitaptan uyarlama değil de dediğim gibi aldatma ve bencillik üzerine çekilmiş bir film gibiydi. Daha güzel yapılabilirdi, karakterin neden böyle yollar seçtiğini anlamak daha ilgi çekici ve güzel olabilirdi.
Başta kitabın Fransız edebiyatından geldiğini bilseydim kitabını okurdum, film şu anlık yetti, bir on senede filmle yetinebilirim. :D

BCP'de Temmuz ayında Komedi, Mizah ve Alman Edebiyatı temasını işleyeceğiz. Katılmak isterseniz bekleriz^^

BCP için yazdığım diğer yazıları okumak için Tık Tık^^




Sevgiyle kalın^^








25 Haziran 2023 Pazar

Icebreaker//Hannah Grace Kitap Yorumu^^

Merhabalar^^
Sıcağı sıcağına kitap yorumu yapmaya geldim, şimdi yazıyorum ama ne zaman yayımlanır Allah bilir ama ben yazayım, aklımdan çıksında ne zaman yayımlarsam artık(kısa zamanda olsun ama).
Kitabımız Olimpos yayınlarının yeni kitabı. Yabancı kitap kurtları çok sevdim, bayılıyorlamış bu kitaba, seriye ve sonunda bizde de çıktı.
Peki o kadar övülmeyi hak etti mi? İşte onun yorumu devamında. :)
Her şeyden önce kitabın akıcı olması çok güzeldi, o yüzden bir kaç günde 550 sayfalık kitabı bitirdim, benim için rekor asdfghjklş


Hayatını bütünüyle planlamıştı, ta ki o gelene kadar...

Anastasia Allen’ın küçüklüğünden beri tek hayali, Amerika Birleşik Devletleri olimpiyat takımına girmekti.
Kaliforniya Üniversitesi, Maple Hills’ten tam burs aldığında ve rekabetçi artistik patinaj takımına çiftler kategorisinde seçildiğinde her şey planlarına uygun gidiyordu.
Önüne hiçbir engel çıkamazdı; ajandasındaki bütün planlarını altüst eden hokey takımı ve Kaptan Nate Hawkins bile.
Nate, okuldaki son senesinde kaptan olarak görevini yerine getirip takımının buzda başarılı olmasına odaklanmak istiyordu. Ama üniversitenin iki buz pistinden birinde hokey takımı yüzünden ufak bir aksilik yaşanmıştı. Bu yüzden ona katlanamadığı açıkça belli olan Anastasia da dâhil olmak üzere artistik patinaj takımıyla aynı pisti paylaşmak zorunda kaldığında, görevine odaklanmak çok da kolay olmayacaktı.
Diğer yandan, Anastasia’nın partnerinin başına gelen talihsiz bir olay sonucu turnuvaya hazırlanmak için tek şansı kalmıştı: Hiç hoşlanmadığı ve köşe bucak kaçtığı Nate Hawkins.
Buz pistinde kıvılcımlar havada uçuşurken Anastasia’nın hedeflerini başarmak dışında hiçbir endişesi yoktu. Çünkü bir ilişki istemediği gibi bir hokey oyuncusuna da asla âşık olamazdı. Öyle değil mi?


Anastasia artistik patinaj takımında çift olarak çalışmaktadır, önemli maçları olan Anastasia‘ya hayatını planlı olarak yaşamaktadır. Planı bozulduğunda strese giren Anastasia‘yı en son ve en çok strese sokan da Nate olur. Kaydıkları buz sahası kullanılmayacak hale geldiği için Anastasia‘gilin kullandıkları sahayı kullanmak zorunda kalan Honey takımı iki takımında anlaşması için elinden geleni yapmak isterler, en çokta takımın kaptanı olan Nate bununla uğraşmak zorunda kalacaktır.
Partneri ile yeri gelince sorunlar yaşayan Anastasia Honey takımınıda sürekli etrafında görünce Nate’in bir kaç hatasında şahit olunca hokey takımı Anastasia‘yı kendilerinin tarafına çekmek zorundadırlar.
Böyle okuyunca sanki Nate’i anlatıyorum ama konu böyle başlayınca anca bu kadar analatabildim. :D
Anastasia’ya ya aşırı sinir olmuş olabilirim. Kız herkese iyi, Nate’e gelince bi çemkirmeler, sinirlenmeler falan. Yazarlara birileri söylesin karakterleri böyle yazınca sempatik olmuyorlar. Beni sinir ediyor mesela, yani bi tane adı lazım değil var, ona var ya gösterdiği sabrın %0,00001’ini Nate’e göstermedi. Şimdi ben nasıl seveyim?
Onun dışında öyle masum bir karakter değildi, yaptıklarını okuduğunuz zaman masum olması sırıtırdı cidden. Bu yüzden sevdim asdfghjkl Yani kıza sinir olduğum kadar sevdim de :D



Okulun Hokey kaptanı olan Nate takımı için elinden geleni yapmak istemektedir. Üç arkadaşıyla beraber aynı evde kalan Nate kullandıkları sahanın bozulmasıyla Anastasia’gilin sahayı kullanmak zorunda kalırlar ve onlarla iyi geçinmek için elinden geleni yapmaya hazırdır, ta ki söylediği şeylerden sonra Anastasia‘yla arası bozulana kadar. Tam düzelteyim derken yine bozulması kendisini hem zora sokar hemde Anastasia ile aralarında çekime yol açar.
Offf aşk neden bu kadar kırocasın???? asdfghjklşi
Şimdi kendisi kıro değildi ve böyle her kızın hoşlandığı davranışları da vardı ama ben bunlardan hoşlanmıyorum. Hatta kızın davranışlarından sonra halen daha kendini suçlaması, oy bebeğim yapma etme demesi sürekli gözlerimi devirmeme neden oldu.
Hayır sende haklısın bebişim neden böyle davranıyorsun? Burada yazar bence kendi egosunu mu tatmin ediyordu anlamadım?
Bunların dışında o kadar düşünceli oluşu beni benden aldı ve Anastasia’ya karşı bu kadar tatlı oluşu çok hoştu.
Evet bunlar hoştu, şimdi gelelim asıl mevzuya.


Şimdi kitabımız aşırı aşırı yetişkin içerikli, yani tavşanlar gibilerdi diyeyim siz anlayın. Kitabın genel anlamı böyle olsaydı sevmezdim kesin ama kitabın neden 550 sayfa olduğunu şimdi anlamışsınızdır. asdfghjklş
Bu tarz kitapları sevmiyorum ama bunun karakteri, akıcı oluşu ve tostik ilişkilerin olmaması kitabı sevmeme neden oldu. Yine de cidden çok fazlaydı, acaba yabancılar o yüzden mi sevdi? Çünkü okuyan Türk okurlara bakıyorum da çok sevmemişler gibi.
Şimdi her şeyde olduğu gibi kıyaslama şart, bu tarzda da en çok sevilen lukov’dan Sevgiler geliyor. İnanın bu kitap o kitaba bin basar. O kitapta kızın iç sesi beni baymıştı, burada öyle değildi. Her ne kadar Anastasia’yı okuduysak Nate’ide okuduk. O yüzden belki de kitap sıkmadı.
Sonra bu tarz kitaplarda argo davranışlar falan çok olur ama burada yoktu, hatta Nate’in arkadaşları o kadar tatlıydı ki sdfghjkl Hele Henry, ona da geldiysek bahsedelim bari.
Hem açık sözlü hem düşünceli hem de yufka yürekli bir karakter kendisi, serinin ikinci kitabı Henry’yi anlatmıyor ama anlatmasını isterdim, istek değil ihtiyaç resmen asdfghjklş
Sonrasından Nate’in arkadaşlarının Anastasia’ya karşı davranışları, onu kelimenin tam anlamıyla yenge gibi görmeleri(başta değil) çok tatlıydı. Başta değildi dedim ama o zaman çiftimizin ilişkisi farklıydı. Mesela o mevzuda çok hoşuma gitmedi ama bu yazarların ne yaptıkları, ne yazdıklarına akıl sır eriyor mu? Yok.


Toplarsak yorumu kitabı sevdim, sevmediğim şeyler olmasına rağmen yine de sevdim ama en çok sevmeme neden olan şey, yine diyorum akıcı olması.
Bu tarz sevenlerin bayılacağı ama sevmeyenlerin rahatsız olacağı bir kitap bu arada. Bu tarz kitapları okumuyorsanız sevemeyebilirsiniz. Zaten karakter olarak sinir oluyorsunuz ama böyle anlaşmaları, tostik ilişki olmaması daha çok sevmenize neden oluyor, kafa karıştıran mevzular asdfghjkl
Mesela olaylar oluyor, diyorsun karakterler burada kesin saçmalayacak ama bir bakıyorsunuz aşırı sakin ve aklıselim davranıyorlar. İşte aradığım karakter, şimdi nasıl sevmeyeyim? :D
Yani böyle karakterler için ne çok sevdim ne de böyle sevmedim diyebiliyorum. O yüzden bu yorumdan bir şey anlamadım falan derseniz anlarım. :D
Biraz uzun bir yorum oldu, durup düşündüm unuttuğum bir şey kaldı mı diye ama yok gibi.
Yine de kitap hakkında dedikodu yapmak isterseniz sosyal medya hesaplarından beni bulun sdfghjklş


Kitaba Puanım 5/4^^


Alıntılar^^


Dalgaların her an beni alıp götüreceğini hissettiğim bir dünyada Nate, adeta olduğum yere daha sağlam tutunmamı sağlayan çapaydı. 


*****

“Gördün mü? Güvendesin.”
“Seni hak edecek ne yaptım ben?”
“Bilmiyorum ama ben de yengeç kıskaçların bile olsa senden hoşlanırdım.”


*****

Anastasia güneş gibiydi, insanın içini ısıtacak ve göz kamaştıracak kadar güzeldi. Ama dürüst olmak gerekirse onu en sevdiğim insan yapan asıl şey bu değildi.
Onun kararlılığına, bağlılığına, sevecen yanına, ilk başta ne kadar rahatsız olsa da bana tam olarak ne hissettiğini açık açık anlatabilmesine aşık olmuştum.

*****

Benim hayal gücüm, böylesine büyük bir mutluluğu düşleyecek kadar geniş değildi.




Başka yorumlarımda görüşmek üzere, sevgiyle kalın^^


Buralarda da varım^^











24 Haziran 2023 Cumartesi

Elf Kralı İle Anlaşma//Elise Kova Kitap Yorumu^^

 Selamlar^^
Nasılsınız? Son haftada iki kitabı hızla bitirdiğim için hemen yorum yazmam gerek yoksa kalırda kalır, sanki kalmıyormuş gibi. :/
Bu sefer ki kitabımız Yabancı yayınlarının yazarı Elisa Kova’nın tek kitaplık serisinin ilk kitabı Elf Kralı ile Anlşama. Tek kitap olması, uyarlama bir roman olması ilgimi çeken ilk detaylardı. Kapakta güzel ama şu an çıkan ikinci kitabın kapağı daha güzel. :D
Kitabımızda elfler, periler, vampirler vs. çoğu şey var. Bu kitabımızda isminden de anlaşıldığı üzere elfleri anlatıyor. Perilerde var ama onlar başka. :D


Elflerle insanlar arasında üç bin yıl önce bozulmaz bir anlaşma yapılmıştı. Her yüzyılda bir, İlk İnsan Kraliçe’nin büyüsüne sahip olan genç kız, Elf Kralı’nın yanında yer almak üzere Ortadiyar’a götürülüyordu. Hayatını bitkibilime adamış Luella yaşını geçirdiği için minnettardı. Artık kasabasının tek şifacısı olarak görevlerine odaklanabilirdi. Ta ki Elf Kralı, kraliçesini bulmak için gelene kadar. Luella’nın kendisi hakkında bildiği her şey yalandı. Ancak Ortadiyar’ın ölümün eşiğinde olduğunu gördüğünde, hiç hazır hissetmediği bu sorumluluktan kaçamayacağını anlamıştı. Tek sorun, nihai bir seçim yapması gerektiğinde sadakatini nereye sunacağıydı – ona hayatı boyunca destek olmuş yuvasına mı yoksa başından beri istemediği aşka mı?

Luella kasabanın şifacısı olarak hayatına devam etmektedir. Okulunu okumasına destek olan kasabalılara borcu olduğuna inanan Luella hiçbir şekilde kasabayı terk edemez.
Elflerle aralarındaki sorun yüzünden halk olarak sürekli tetikte olarak Luella kraliçe olma olsılığı olmadığı için rahattır ama gelen elf kral ve arkasından çevrilen işler yüzünden bir anda kraliçe olduğu ortaya çıkan Luella’nın hayatı bir günden tepe taklak olur.
Güçleri olduğunu daha yeni öğrenen Luella bir de sert Elf kralıyla evleneceğini öğrenince kaderine razı olup onu kendi sarayına götürmesine izin verir. Gittiğinden aslında elflerin çok zor durumda kaldığı anlayınca onlara yardım etmek ve evine dönmek için elinden geleni yapacaktır.
Elisa kova’nın kadın karakterlerine tahammül edemiyoruz arkadaşlar, yok böyle karakterler inanın. Yani sürekli dik başlı olmaları sinir bozucu. Luella ülkeyi ve elfleri kurtarmak için sürekli uğraşması çok tatlıydı ama sürekli gidicem de gidicem demesi beni sinir etti. Elf kralı garibim napsın sürekli gidecem diyen kişiyi, sonradan verdiği tebriki haklı buluyorum şahsen.
O yüzden bu yazarın bir kitabını dahi okuyacaksanız bunları bilerek okuyun.
Tamam kendisine yapılan fedakarlığı ödemek istiyor ama kardeşim kraliçe olmuşsun, en büyük mevkidesin,  bununla bir şeyler yapsana? Biraz alık bir karakterdi bence asdfghjklşi Neyse ki elf kralımız vardı. :P




Elf kralı hakkında diyeceğim pek fazla bir şey yok, onu okuyup öyle tanıyın derim. Sadece huyunun değişmesi, Luella’ya olan davranışlarının nazikliği ve gülme konusundan büyük adımlar atması aşırı tatlıydı. İşte bu yazarın kadın karakterleri ne kadar sinir olsa da erkekleri resmen onların tam tersi minnoş resmen. Tamam kralında hataları yok mu, vardı ama arkadaşlar Luella ile kıyas edilemez bile. :/

Bunlara rağmen iki karakterinden atışmasını, iş biliği yapmasını, birbirlerine anlamasını, arada da(çoğunlukla beni sinir etsede) kavga etmeleri çok tatlıydı.
Evren konusunda yazar güzel yazıyor. Özellikle elflerin ve perilerin detaylı anlattığı bir kitaptı ve benim ilk okuduğum kitaptı. Yani elf kulakları olan karakterleri okudum ama böyle detaylı okuduğum ilk kitaptı.
Evreni güzeldi ve tek kitap olması kitaplarda en sevdiğim özellik, bir de bu tarz fantastik kitaplarda tek olunmuyor, muhakkak o sonda bir şeyler oluyor ve ikinci kitabı bekle dur, o yüzden tek kitap olması çok güzeldi ama… İşte aması var.


Kitap güzeldi ama kadın karakterin böyle davranması beni kitaptan resmen soğuttu, yani kitabı tam olarak sevdim mi sevmedim mi bilemedim. Tamam tek kitap olması güzel ama sanki o kadar yaşanan olayın bir anda şak diye olması, bitmesi biraz garipti. O olaylar olana kadar sadece çiftimizin arasından yaşananları okuduk, biraz daha fantastik yönünü okumak isterdim.
Kitabı tam olarak sevdim mi, sevmedim mi bilemiyorum. Evet evreni güzeldi ama şu an ki fiyatını görünce o kadar vermeye değmez, hele böylesi bir kadın karakter için hiç değmez asdfghjklş
İkinci kitabı eğer uyguna bulursam alırım ya da ikinci el ama bu kadar parayı vermem. İkinci kitabın konusunu da okudum, yine bizi bizden alacak bir kadın karakterler karışılacak gibiyim. O yüzden bekleyebilir, çok yükselemedim.

Bu tarz keli kitapları seviyorsanız okuyabilirsiniz ama beni sinir eden karaktelere tahammülüm yok diyorsanız uzak durun o zamna diyebilirim. :D
Yazarın henüz Hava Uyandı serisinin son kitabı okumadım, onu bitireyim sonra bu seriye bakarız inşallah. :D
Yazarın diğer kitaplarına yaptığım yorumlar için tık tık!




Kitaba Puanım 5/4^^




Alıntılar^^

Eldas'ın tutuşu şaşırtıcı derecede sağlam ve güvenliydi - sanki istediğim an kollarından kurtulabilirmişim ama beni sarmaladığı müddetçe korkacak hiçbir şeyim yokmuş gibi. İkimiz de istediğimiz sürece beni taşıyacaktı.


*****


En kötü davranan insanlar genellikler en çok acı çekenler olurdu.




Diğer yeni yazılarımdan görüşmek duasıyla^^



Buralarda da varım^^